İLKYARDIMIN TEMEL İLKELERİ
Herhangi bir kaza veya yaşamı tehlikeye düşüren bir durumda, hayat kurtarıcı ilk müdahaleyi yapabilmek için ya da durumun kötüye gitmesini önlemek amacı ile, olayın olduğu yerde , sağlık personeli gelinceye kadar, ilaçsız, eldeki imkanlarla yapılan temel yaşam desteğidir. Acil Yardım : Sağlık personeli tarafından gerekli donanım kullanılarak (ilaç vs.) , acil tedavi ünitelerinde yapılan müdahaledir.
ilk Yardımın Öncelikli Amaçları
Hayati tehlikeyi ortadan kaldırmak Yaşamsal fonksiyonlann sürdürülmesini sağlamak Durumun kötüleşmesini önlemek İyileşmeyi kolaylaştırmak.
İLK YARDIMIN TEMEL UYGULAMALARI ( KBK UYGULAMALARI)
1-) KORUMA
İlk yardımcı öncelikle kendisinin ve yaralının güvenliğini sağlamalıdır.
Olay Yeri Değerlendirmenin Amacı: Güvenlik önlemleri alarak tekrar kaza olma riskini ortadan kaldırmak Yaralıların sayısını ve yaralanma türlerini belirlemek yapılacak müdahaleyi planlamak.
Trafik Kazalarında Olay Yeri Güvenliği: İşaret verilerek araç sağ tarafta durdurulur.Dörtlü acil uyan ışıkları yakılır.Sürücüleri yavaşlatmak ve olası bir kaza tehlikesini önlemek için kaza noktasının önü ve arkası en az 150 metreden görülebilecek şekilde üçgen reflektörler ile işaretlenmelidir. Kazayı yapmış aracın kontak anahtarı kapatılmalı ve el freni çekilmelidir. Aracın LPGTi olması durumunda bagajda bulunan tüpün vanası kapatılmalıdır. İnfilak ve yangın riski sebebiyle sigara içilmemelidir. İlk yardım uygulamasını güçleştirecek meraklı kişiler ortamdan uzaklaştırılmalıdır.
Gaz Zehirlenmesinde Olay Yeri Güvenliği: Gaz vanası kapatılmalı, ortam havalandırılmak, patlama riski sebebiyle ışıklandırma ve çağrı araçları kullanılmamalıdır.
Suda Boğulmada Olay Yeri Güvenliği: Boğulan kişiyi kurtarmak için kesinlikle yanma gidilmemelidir. Can simidi atılmalı; kişi yakındaysa sopa uzatılarak kıyıya ulaşması sağlanmalıdır.
Elektriğe maruz kalan kişilere kesinlikle dokunulmamalıdır. Yalıtkan bir malzemeyle (elektriği iletmeyen) yaralı ve elektrik arasındaki irtibat kesilmelidir
2-) BİLGİLENDİRME
112 Adi Yardım Servisinin Aranması
112’nin aranması sırasında dikkat edilmesi gerekenler:
Sakin olunmalı, net bilgi verilmelidir.
Ad-soyad, aranılan telefon numarası, kesin yer ve adres, Olayın ne olduğu, etkilenen kişi sayısı,
İlkyardım uygulandıysa nasıl bir ilk yardım uygulandığı net bir şekilde belirtilmelidir.
3-) KURTARMA
İlk Yardım Müdahalesinde Yapılacaklar
Olay yerinin güvenliği sağlanmalı
İlk yardımcı durumu değerlendirmeli, müdahale öncelikleri belirlenmeli (Öncelikle ağır yaralılara müdahale edilmelidir.) Yaralının bilinci yerindeyse ilk yardım müdahalesi için izin alınmalı Çevrede yardımcı olabilecek kişiler organize edilmeli; telaşlılar uzaklaştırılmalı
Aynı anda iki veya daha çok yaralıya müdahale yapılmamalı Sıcak tutulmalı ağızdan yiyecek veya içecek verilmemeli Yaralının bilinci yerindeyse yarasını görmesine izin verilmemeli Herhangi bir tehlike söz konusu değilse yaralı asla yerinden kıpırdatılmamak.
İNSAN VÜCUDU VE İŞLEYİŞİ
Genel Yapı
Hücre : Bağımsız olarak yaşayabilen vücudumuzun en küçük fonksiyonel birimidir. Farklı şekilde çoğalabilirler.Üç yapısal unsurdan oluşur: Hücre zarı ( Hücre içine meteryal giriş çıkışını konrol eder ve hücre yüzeyini örter.), Sitoplazma, Çekirdek ve Çekirdekçikler
Doku : Genellikle aynı yapıda ve görevdeki hücre topluluklarıdır. Epitel doku, bağ dokusu, kas dokusu ve sinir dokusu olmak üzere 4 grupta incelenir.
Organ : Aynı görevi yapan dokuların birleşmesiyle oluşur. Örneğin; beyin, kalp, böbrek
Sistem : Yaşamsal fonksiyonların yerine getirilmesi için organların birleşmesiyle oluşan yapıdır.
TRAFİK KAZALARINDA EN ÇOK HASARLANAN VÜCUT BÖLGELERİ VE ORGANLARI
Vücut Bölgeleri: İnsan vücudu bölgesel olarak 5 bölümde incelenir : Baş -Boyun Bölgesi, Göğüs Bölgesi, Karın Bölgesi, Kalça Bölgesi, Kollar ve Bacaklar
A)Vücut Boşlukları:
Kafatası Boşluğu : Beyin, Beyincik
Göğüs Boşluğu : Yemek Borusu, Soluk Borusu, Akciğer, Kalp
Karın Boşluğu : Mide, Karaciğer, Pankreas, Bağırsaklar ve Böbrekler
Leğen Boşluğu : Üreme Organları, Mesane ( İdrar Torbası )
Omurga Boşluğu : Omurilik
(Göğüs ve karın boşuğu birbirinden diafragma kası ile ayrılır.)
SİSTEMLER:
l)Hareket Sistemi: Vücudun hareket etmesini desteklenmesini sağlar ve koruyucu görev yapar. Hareket sistemi kemikler, kaslar ve eklemlerden oluşur.
Kemikler : Vücudumuzda 206 kemik vardır. Kemikler eklemler aracılığıyla birbirine eklenirler, böylelikler iskelet oluşmuş olur. Ayrıca kemikler çizgili kaslarla beraber vücudun hareketini sağlarlar.Bazı kemikler ise kafes şeklinde yapılar oluşturur (Kalça kemeri, göğüs kafesi gibi) ve organlar bu yapılar içinde korunur.Kemikler yassı, uzun ve kısa olmak üzere üç çeşittir. Uzun kemikler içlerinde kemik iliği bulundurur. Vücut bölgelerine göre kemikleri inceleyelim:
Baş Bölgesi: Kafada 8 ; yüz bölgesinde 14 kemik bulunur.
Omurga : 34 – 35 tane omurdan oluşur. Herbir omurun ortasındaki delikler omurgada bir kanal oluşturur ve omurilik bu kanalın içinden geçer.
Gövde : 1 tane göğüs kemiği; sağ ve solda 12 çift kaburga kemiği bulunmaktadır.
Üst Taraf Kemikleri: Köprücük kemikleri,kürek kemikleri, kol kemikleri, ön kol kemikleri, dirsek kemikleri, el bileği kemikleri, el tarak kemikleri, el parmak kemikleri
Alt Taraf Kemikleri: Kalça kemikleri, uyluk kemikleri, diz kapağı, kaval kemikleri, ayak bilek kemikleri, ayak tarak kemikleri, ayak parmak kemikleri
Eklemler: Kemik uçlarını birleştirerek kemiklerin çeşitli açılarla birbirine bağlanmasını sağlarlar. 3 tipi vardır : Oynamaz Eklemler (Kafatası Kemikleri), Yan Oynar Eklemler (Omurlar), Oynar Eklemler (Omuz, Kalça, Diz, Dirsek, Bilekler vs.) Kaslar: Kaslar 3 tiptir :
Çizgili Kas (İskelet Kası) : İstemli hareketi sağlarlar.
Düz Kas : Düz kas isteğimiz dışında çalışır. Genellikle iç organlarımızdaki kas bu tiptir. (Mide gibi)
Kalp kası: Kalp kası sadece kalpte bulunur.Yapısal olarak çizgili kasa benzer; fakat fonksiyonel olarak düz kastır. Çünkü istem dışı çalışır.
Dolaşım Sistemi
Akciğerdeki oksijen, sindirim sisteminden alman besleyici metaryal ve endokrin sistemden salınan hormonlar dolaşım sistemi aracılığıyla tüm vücuda dağıtılır. Oluşan artıklar da yine dolaşım sistemi aracılığıyla vüvuttan atılmak üzere çeşitli organlara (akciğerlere ve boşaltım sistmeine) taşınır.Dolaşım sistemini şu yapılar oluşturur: Kalp, Kan, Kan Damarları (Atar Damar, Toplar Damar, Kılcal Damar), Lenf Damarları ve Lenf Bezleri.
1-) Kalp
Kalp kasından oluşan, ritmik olarak kasılıp gevşeyen, 4 odacık içeren bir organdır.Üstteki iki odacık kulakçık (atrium); alttaki iki odacık ise karıncık (ventrikül) olarak adlandırılır. Kulakçıklara dolan kan karıncıklar vasıtasıyla vücuda pompalanır. Kalbin sağ yarısında kirli kan; sol yarısında ise temiz kan bulunur.
2-) Kan Damarları
Kanı kalpten vücuda; vücutdan kalbe taşıyan kapalı boru sistemi şeklinde yapılardır.3 çeşittir.
Atardamarlar : Kalpten çıkan kanı vücuda taşıyan damarlardır. Genellikle temiz kan (oksijence ve besin maddelerince zengin) taşırlar.
Toplardamarlar : Metabolizma artıklarını içeren kanı (Karbondioksit gibi) vücuttan kalbe getiren damarlardır. Genellikle kirli kan taşırlar.
Kılcal Damarlar: Atardamar ve toplardamarlar arasındaki ilişkiyi sağlar. Kan ve hücreler arasındaki madde alışverişinde görevlidir.
Kan: İnsan vücudunun 1/13’ü kandır.Yani 65 kg’lık bir insanda 5 İt kan bulunur.Kan alyuvarlar, akyuvarlar, kan pulcuklan ve plazmadan oluşur Kanın %45’I şekilli elemanlardan; %55’I ise plazmadan oluşur.Kanın; TAŞIMA (oksijen ve diğer besin öğelerinin taşınması), PIHTILAŞMA (kanamanın durdurulması), SAVUNMA (vücudun enfeksiyonlara karşı korunması) ve ISI AYARLAMA özellikleri vardır.
3-) SOLUNUM SİSTEMİ
Vücut hücreleri için gerekli oksijenin vücuda alınması ve açığa çıkan karbondioksitin vücuttan atılmasını sağlar. Solunum sistemi ve dolaşım sisteminin fonksiyonları aynı gibi görülebilir.Fakat solunum sisteminde amaç oksijen ve karbondioksit değişimi; dolaşım sisteminde amaç oksijen ve karbondioksitin taşınmasıdır.Solunum sistemi üç bölümde incelenebilir:
Üst Solunum Yolları: 1) Burun 2) Yutak 3) Gırtlak 4) Soluk Borusu
Alt Solunum Yolları: 1) Bronşlar 2) Bronşioller(hava kesecikleri) 3) Akciğerler
Yardımcı Kaslar : 1) Diafragma 2) Göğüs Kasları 3) Kaburga ve arası kaslar
4) SİNİR SİSTEMİ
İç ortamdan (iç organ vs.) ve dış ortamdan (tehlike vs.) aldığı uyarıları değerlendiren ve bunlara karşı cevap oluşturan (savunma, kan şekerinin yükseltilmesi vs.) bir sistemdir.
Beyin : Sağ ve sol olmak üzere iki yarım küreden oluşur.Bu yarım kürelerden herbiri vücudun aksi yönünü kontrol eder.Yani sağ yarım küre vücudun sol tarafını; sol yarım küre de vücudun sağ tarafını kontrol eder.Zeka, irade ve algılama merkezidir.
Beyincik: Denge merkezidir ve aynı zamanda hareket uyumunu gerçekleştirir.
Omurilik Soğanı: Beyin ve omuriliği birleştirir.Dolaşım ve solunum sistemini konrol eder.
Omurilik : Beyinden gelen uyarıları alır ve diğer yapılara iletir.Daha çok refleksle ilgilidir.
5) Sindirim Sistemi
Ağızdan anüse kadar uzanır.Görevi; besini vücut içine almak, parçalayıp hücrelerin emebileceği kadar küçük hale getirmek, oluşan küçük parçacıkları sindirmek ve sindirilemeyen artıklan vücuttan uzaklaştırmaktır. İki bölümde incelenir:
a)Sindirim Kanalı:
Ağız ve dişler
Yutak
Yemek Borusu
Mide
İnce Bağırsak( 1) Duedonum-12 Parmak Bağırsağı 2) Jejenum 3) İleum)
Kalın Bağırsak (1) Çekum 2) Kolon 3) Rektum ) -Anüs
Sindirime Yardımcı Organlar:
Tükürük bezleri
Karaciğer
Pankreas
Boşaltım Sistemi
Kandaki metabolik artıkların vücut dışına atılmasını sağlar. Boşaltım sisteminin organları: böbrekler, üreterler (idrar boruları), mesane (idrar kesesi), üretra (idrar kanalı),kalm bağırsak ve anüs.
HASTA /YARALININ DEĞERLENDİRİLMESİ
Değerlendirmenin Amacı
Hasta / yaralı durumunun ciddiyetini belirlemek İlk yardımın yöntemini ve önceliklerini belirlemek Güvenli ve hızlı bir ilk yardım uygulaması sağlanması
Bilinç Kontrolü
Bilinç kontrolü yapılarak beyin fonksiyonları değerlendirilmiş olur.Yaralının önce sözlü uyarana yanıt verip vermediğine (Adını biliyor mu ? Zaman , mekan farkındalığı var mı ?) bakılır. Eğer sözlü uyarana yanıt vermiyorsa ağrılı uyaran verilir (Yaralının boynu sıkılır.). Bebeklerde (0-12 ay) ağrılı uyaran ayak tabanına fiske vurarak yapılır.Hiçbir uyarıya cevap vermiyorsa derhal 112 aranmalıdır.
ARAÇ İLKYARDIM ÇANTASI MALZEMELERİ
Büyük sargı (10 cm x 3-5 cm)
Hidrofil gaz steril ( 10 x 10 cm, 50’lik kutu)
Üçgen sargı Hidrofil pamuk ( 70 gr) Flaster (2 cm x 5 cm)
Çengelli İğne
Küçük makas
Esmark bandajı Turnike ( En az 50 cm örgülü tekstil malzemeden
Yara bandı
Plastik Örgü (150 cm x 200 cm)
Temel Yasam Desteği
Suni Solunum
Solunumu, dolaşımı durmuş ve bilinç kaybı olan hasta/ yaralının hayati fonksiyonlarını tekrar sağlamak için ; yapay solunum ile akciğerlerine oksijen gitmesini ve dış kalp masajı ile kalpten kan pompalamak için yapılan müdahaledir.
Solunumun Durması
Vücudun oksijen yoksunluğudur. Solunumun
durmasından kısa bir süre sonra kalbin durması da söz konusudur. Solunum
durmasından en çok etkilenen ve en dayanıksız organ beyindir.
Solunumun Durma Nedenleri
Yabancı bir cismin soluk yolunu tıkaması
Dilin geriye kaçmasıyla soluk yolunun tıkanması
Gaz zehirlenmeleri
Suda boğulmalar
Aşın kan kaybetme
Dış etkenlerle göğüs kafesinin sıkışması
Kaburgaların kırılıp akciğer bütünlüğünü bozması
Boyun omur kırıkları
YETİŞKİNLERDE TEMEL YAŞAM DESTEĞİ
İlk olarak ilk yardımcı kendisinin ve çevresinin güvenliğini sağlamalıdır.
Hastaya bir dizimiz baş bölgesine; bir dizimiz gövdeye hakim olacak şekilde dizlerimizi yere koyarak yaklaşmalıyız .Hasta/yaralıya ” İyi misiniz? Neyiniz var? “gibi sorularla sözlü uyaran vererek hasta/yaralının “bilincini kontrol et Eğer sözlü uyarana yanıt yoksa boyun bölgesinden ağrılı uyaran vermeliyiz.
Bilinç kontrolünden sonra derhal 112 aranmalıdır.
Hasta/yaralmın ağız içi kontrol edilmelidir. Eğer yabancı cisim varsa bir bez yardımıyla çıkarmalıyız.
Daha sonra hava yolu açıklığını sağlamak için bir eli alına diğer elin 3 parmağını çenenin altına yerleştirerek yaralıya ‘ ‘BAŞ GERİ ÇENE YUKARI” pozisyon vermeliyiz.
Hasta/yaralmın solunumunu “BAK-DİNLE-HİSSET’; yöntemi ile 10 sn boyunca kontrol etmeliyiz.
Yine bir önceki ünitede bahsettiğimiz ‘ ‘nabız alman bölgelerden” 10 sn boyunca nabız kontrolü yapmalıyız. 196
Not: Buraya kadar yaptığımız Birinci Değerlendirme (Bilinç Kontrolü ve ABC Kontrolü) sonucunda eğer bilinç, solunum ve dolaşım yoksa temel yaşam desteğine kalp masajı ile başlamalı ve suni solununum uygulaması ile devam etmeliyiz.
Kalp masajı için bir elin topuğunu göğüs kemiğinin alt yarısına veya kaburgaların bittiği yerin hemen üzerine yerleştirilir.Diğer elin topuğu da bu elin üzerine yerleştirilir ve iki elin parmakları birbirine kenetlenir.Kolların pozisyonu ise dirsekler bükülmeden kollar vücuda dik olacak şekildedir.Göğüs kemiği 5 cm inecek şekilde 30 kalp basısı uygulanır.30 kalp basısı 1 dk’da 100 tane olacak şekilde ayarlanmalıdır.
Bir el alına yerleştirilir.
Diğer elin iki parmağı çene kemiğinin üzerine yerleştirilir.
Alından bastırılıp, çeneden kaldırılarak baş geriye doğru itilir.
ÇOCUKLARDA TEMEL YAŞAM DESTEĞİ
Çocuklardaki temel yaşam desteği yetişkinlerde de aynen uygulanır. Yalnızca ufak farklılıklar vardır:
Yetişkinlerde iki el ile yapılan kalp masajı çocuklarda tek el ile aynı bölgeye yapılır.
Temel yaşam desteğine çocuklarda 2 solunum ile başlanır; 30 kalp basısı ile devam edilir.
İlk yardımcı yalnız ise 2 solunum ve 30 kalp basısını 5 tur yaptıktan sonra 112 aranmalıdır.
BEBEKLERDE TEMEL YAŞAM DESTEĞİ
İlk yardımcı kendisinin ve çevresinin güvenliğini sağlamalıdır. Ayak tabanına fiske vurularak bilinç kontrolü yapılmalıdır. 112 aranmalıdır.
Not :İlk yardımcı tek ise.2 solunum ve 30 kalp basısını 5 tur yaptıktan sonra 112’yi aramalıdır.
Ağız kontrol edilir ve yabancı cisim varsa alınır.Hava yolunu açmak için “BAŞ GERİ ÇENE YUKARI” pozisyon verilir.Fakat yetişkinde olduğu kadar geri itmeye gerek yoktur.
“BAK-DİNLE-HİSSET” yöntemi ile solunum 10 sn kontrol edilir.
Dolaşımı nabız alman bölgelerden kontrol edilir.
Solunum yoksa bebeğin ağzı ve burnu ilk yardımcının ağzı içinde olacak şekilde 2 kurtarıcı solunum verilir.Her bir solunumu 1 sn’de verilir ve arada havanın çıkmasına izin verilir.
Kalp masajının yapılacağı nokta bebeğin iki göğüs ucu arasındaki hayali çizginin altında göğüs kemiğindedir.İlk yardımcı bu noktaya orta ve işaret parmağıyla kalp masajı yapar.Dakikada 100 tane olacak şekilde ayarlanmalı ve 30 kez yapılmalıdır. Göğüs kemiği 4 cm çökecek şekilde bası uygulanmalıdır.
Bu işleme bebek hayata dönünceye veya acil yardım ekipleri gelinceye kadar devam edilir.
DİĞER SUNİ SOLUNUM YÖNTEMLERİ
SOLUNUM YOLU TIKANIKLIKLARINDA İLK YARDIM
Solunum yolunun solunum için gereken havanın geçişi engellenecek şekilde tıkanmasıdır.İki tip tıkanma söz konusudur:
Kısmi Tıkanma : Solunum yolunun yalnızca bir bölümü tıkanmıştır. Kısmi tıkanma olan bir kişi öksürür, nefes alabilir (zorlukla), konuşabilir, rengi kızarmıştır.
Kısmi Tıkanmada İlk Yardım Uygulaması: Solunum yolunu tıkayan cisim görülüyorsa alınır.Öksürmeye teşvik edilir ve ASLA SIRTINA VURULMAZ.Çünkü sırtına vurma ile kişinin tam tıkanmaya maruz kalmasına sebep olunabilir.
Tam Tıkanma : Solunum yolu tamamen tıkanmıştır.Tam tıkanmaya maruz kalmış bir kişi nefes alamaz, konuşamaz, rengi morarmıştır, ellerini boğazına götürür, damarları şişmiştir.
Tam Tıkanmada İlk Yardım Uygulaması
Heimlich manevrası uygulanır.
1) Heimlich Manevrası:
Heimlich Manevrasının Amacı: Karına uygulanan basınç ile diafragma yukarı itilir. Bu sayede akciğerlerdeki hava ile birlikte yabancı cisim de çıkmış olur.
Yetişkinlerde Heimlich Manevrası:
112’ye haber verilir.
Yetişkin kişi ayakta, hafif öne eğik pozisyona alınmalıdır. İlk yardımcı 5 kez iki kürek kemiği arasına süpürür tarzda
İlk yardımcı yetişkin kişiye arkasından gövdesi kavranacak şekilde sarılır.Bir el yumruk yapılır ve baş parmağıyla göbek deliğinin 3 parmak üstüne denk gelecek şekilde yerleştirilir. Diğer el yumruk yapan eli kavrar ve arkaya, yukarı olacak şekilde 5 kez bastırılır.
Yabancı cisim çıkıncaya kadar 5 kez sırta vurulur; 5 kez karın basısı uygulanır.
Çocuklarda Heimlich Manevrası
Çocuklarda heimlich manevrası yetişkinlerdekiyle aynıdır. Yalnızca çocuğun boyu hizasında diz çökülüp uygulama yapılması makbuldür.
Bebeklerde Heimlich Manevrası:
112 ‘ye haber verilir.
Bebek kolun üzerine yüzükoyun yatırılır; bebeğin başı el ile desteklenir ve hafifçe öne eğilir.
Bebeğin iki kürek kemiği arasına 4 kez vurulur.
Bebek diğer kolun üzerine bu kez sırt üstü pozisyonlanır, yabancı cisim görülüyorsa alınır.
Yabancı cisim çıkmadıysa 2 parmakla 5 kez göğüs kemiğinin bitim noktasına bası uygulanır.
Yabancı cisim çıkana kadar bu işlemler tekrarlanı Eğer bebek bilincini kaybederse temel yaşam desteği yapılır.
AĞIZDAN BURUNA SUNİ SOLUNUM YÖNTEMİ
Özellikle bebeklerde, çene kenetlenme durumunda, ağız boşluğunda kanama varsa, dil geriye toplanıyorsa tercih edilir. Yaralı ağızdan ağıza yönteminde olduğu gibi yatırılır. “BAŞ GERİ ÇENE YUKARI” pozisyonu verilir. Çeneye konulan elin başparmağı ile ağız kapatılır; burun deliklerinin yukarı gelmesi sağlanır ve ilk yardımcı buradan soluğu üfler.
Holger-Nielsen (Sırttan Bastırma) Suni Solunum Yöntemi
Ağızdan ve burundan suni solunum yapılamayacağı durumlarda (ağızdan veya burundan kan geliyorsa; yüz bütünlüğünü bozmuş büyük bir yara varsa) tercih edilir. Öncelikle yaralı yüzüstü baş yana çevrili pozisyondayken kollar dirseklerden bükülür ve başın altına konur.(Çocuklarda kollar yanda olmalıdır.) İlk yardımcı yaralı taraftaki dizi bükülü ve yerde diğer dizi kalkık olacak şekilde yaralının seviyesine iner.İki elinin baş parmaklarıyla omurgayı sabitler ve destekler.Diğer parmaklarını yaralının kürek kemikleri üstüne koyar ve basınç uygular.Böylece kirli hava dışarı atılmış olur. Temiz havanın tekrar içeri girmesini sağlamak içinse yaralı dirseklerinden desteklenerek esnetilir.
Silvester Yöntemi (Göğüsten Bastırma)
Holger-Nielsen yöntemi ile aynı sebeplerden tercih edilir. Yaralı sırt üstü yatırılır; omuzları desteklenir ve başı yana çevrilir. İlk yardımcı ise hastanın baş ucunda iki dizi bükülü ve yerde olacak şekilde yaralı seviyesine iner. İlk yardımcı yaralıyı dirseklerinden tutarak yaralının kollarını yukarı kendine doğru çeker; yaralının dirseklerini yere doğru bastırır.Böylece yaralının akciğerleri genişlemiş ve içeriye hava girişi sağlanmış olur.Kirli havanın dışarı atılması içinse yaralının kolları ile göğsüne baskı yapmak gerekir.
Maske ile Suni Solunum Yöntemi
Diğer yöntemlere göre daha kolay ve güvenlidir.Tek dikkat edilmesi gereken maske kenarlarından hava kaçışının önlenmesidir.Maske yaralının ağız ve burnunu kapatacak şekilde yerleştirilir ve ilk yardımcı havayı üfler.
KANAMALAR
Kanama : Damar bütünlüğünün bozulması ve kanın damar dışına çıkmasıdır. Kanın aktığı bölgeye göre 2 çeşit kanama vardır
Dış Kanama : Kan vücut dışına akar; görülebilir.
İç Kanama : Kan vücut boşluklarına akar; gözlemlenemez.
Doğal Deliklerden Olan Kanamalar : Burun, kulak, ağız, anüs gibi doğal deliklerden olan kanamalardır.
Kanamanın olduğu damarın özelliğine göre 3 çeşit kanama vardır :
Atardamar Kanaması: Ölümcüldür. Rengi parlak kırmızıdır. Durdurulmaları zor ve fışkırır tarzdadır.
Toplardamar Kanaması: Ölümcül değildir. Rengi koyu kırmızıdır. Kolay durdurulur ve sızıntı şeklindedir.
Kılcal Damar Kanaması: Ölümcül değildir. Damla damla akar.
DIŞ KANAMALARDA İLK YARDIM
Dış kanamalarda ilk yardımı 4 ana hat etrafında inceleyebiliriz)
Direkt baskı uygulama
Sıkıştırıcı Bandaj
Kanayan Bölgeyi Kalp Seviyesinden Yukarıda Tutmak
Turnike (Boğucu Sargı)
Sırasıyla inceleyecek olursak;
Yaralıya bilinç ve ABC kontrolü yapılır.
Kanayan yerin üzerine temiz bez yardımı ile baskı uygulanır. Amaç bölgede pıhtılaşma oluşana kadar kanamayı durdurmaktır. Pıhtılaşmanın oluşma süresi ise 10-15 dk dır.Bu süre zarfında bez kaldırılıp kanama kontrolü YAPILMAMALIDIR.Kanama durmazsa bez kaldırılmadan 2. bir bez konularak basınç arttırılır.
Kanayan bölgenin en yakınındaki basınç noktasına basınç uygulanır.
Baskıyı sürdürmek için temiz bezin üzerine sıkıştırıcı bandaj (3-4 tur sarılarak) uygulanır. Sargı bezi çok sıkı sarılmamalı; alt bölgelere kanın gitmesi engellenmemelidir.
Kanayan bölge kol ve bacaklarda ise ve yapılan uygulamalar işe yaramayıp kanama hala devam ediyorsa bu bölge kalp seviyesinden yukarı kaldırılır.Eğer kırık şüphesi varsa bu uygulamadan kaçınılmalıdır.
Hasta/yaralı sırt üstü yatırılır; ayakları yükseltilir; yapılan banda-j lamalar görülecek şekilde hasta battaniyeye sarılır (şok pozisyonu)
ve 112 gelinceye kadar solunum ve nabzı kontrol edilir.
Vücuttaki basınç noktaları
Şah damarı (boyun)
Kol atardamarı (köprücük kemiği üzeri)
Kol atardamarı (koltuk altı)
Kol atardamarı (kolun üst bölümü)
Bacak atardamarı (kasık)
Bacak atardamarı (uyluk) TURNİKE (BOĞUCU SARGI): Kanamalarda uygulanabilcek en son ilk yardım yöntemidir.Uzun süreli turnike uygulamasında sinir ve damarlar kalıcı hasara uğrar.
Turnike uygulanan durumlar:
Uzuv kopması durumunda
İlk yardımcı tek ve çok sayıda ağır yaralı varsa; turnike ile hızlıca kanama durdurulup diğer yaralılara müdahale etmek gerekiyorsa
Yaralının güç koşullarda taşınması gerekiyorsa (engebeli arazi vs.) ; turnike uygulanıp taşıma gerçekleştirilir.
Turnike uygulamasında dikkat edilmesi gerekenler :
Turnike uyguanacak malzeme geniş olmalı; ip ve tel gibi kesici malzemeler kullanılmamalıdır.
Turnikenin yapıldığı bölge kapatılmamalı; acil yardım ekiplerinin görebileceği bir yere turnike uygulamasının yapıldığı saat yazılmalıdır.
Turnike daima tek kemik üzerine uygulanır. Yani kol bilgesinde turnike uygulanacaksa omuz ve dirsek arasına; bacak bölgesine turnike uygulanacaksa kalça ve diz arasına uygulama yapılmalıdır.
Turnikenin uygulanması:
Kalın bir bez uzuv etrafına sarılır ve yüksekçe bir düğüm atılır.
Düğümün içinden kalem benzeri bir cisim geçirilir.
Kanama durana kadar sert cisim döndürülür.
Turnikenin uygulandığı zaman bir kağıtla yaralının üzerine iğnelenir.
Turnike bölgesi görülebilecek şekilde yaralı battaniyeye sarılıp; 112 aranır.
Turnike 1 saat kalmalı; ancak yaralının şevkinin gerçekleşmediği durumda 2 saat de kalabilir. 1 saat turnike uygulamasında 20 dk’da bir; 2 saat turnike uygulamasında 10 dk’da bir turnike gevşetilip aşağıya kan akımı sağlanmalıdır. Yaralı çok kan kaybettiyse gevşetilme işlemi uygulanmaz.
İÇ KANAMALARDA İLK YARDIM
İç Kanama Belirtileri
Hızlı ve zayıf nabız, Hızlı solunum, Aşırı susuzluk, Karında sertlik, Bilinç bulanıklığı, Düşük tansiyon, Vücut ısısında düşüş, , Soluk ve nemli cilt iç Kanamalarda İlk Yardım Basamakları ise;
Hasta/yaralıya bilinç ve ABC kontrolü yapılır.
İç kanama şüphesi varsa hasta sırtüstü yatırılır; ayakları yükseltilir
battaniyeye sarılır. (Şok pozisyonu verilir.)
Ağızdan yiyecek, içecek verilmez. (Yaralı çok susadıysa dudakları ıslatılabilir.)
112 aranır ve ambulans ekipleri gelinceye kadar sık sık solunum ve nabzı kontrol edilir.
Şokun Nedenleri
Her türlü kanama, Zehirlenme, Yanıklar, Enfeksiyon ve alerjiler, Kalp Krizleri, Su kaybı(kanamalar da su kaybına örnektir.), Yüksek ateş
Şokun Belirtileri
İç kanama belirtileriyle büyük benzerlik gösterir.Bunlar dışında göz bebeklerinde büyüme ve idrar miktarında azalma eklenebilir.
Halsizlik,bitkinlik,huzursuzluk
Şaşkınlık,endişe
Vücut ısısında azalma,titreme,soğuk ter
Cilt renginde solukluk ve sararma
Hızlı ve zayıf nabız,yüzeysel solunum
Baş dönmesi, bulantı, kusma
Büyük göz bebekleri ve anlamsız bakışlar
Bilinç bulanıklılığı
Hipovolemik Şok
Temel olarak sıvı kaybına bağlı gelişen şoktur.En çok sıvı kaybı ise kanamalarda görülür.
Kardiyojenik Şok : Kalbin pompalama gücünün azalmasına bağlı olarak dokuda kan dolaşımı yetersizliği sonucu ortaya çıkar.
Nörojenik Şok : Omurga ve omurilikte görülen hasarlar sonucu ortaya çıkar. Omurga yaralanmalarının en büyük sebebi trafik kazalarıdır.
Septik Şok : Çeşitli mikroorganizmaların (bakteri,mantar,virüs,parazit) sebep olduğu enfeksiyonlar sonrası gelişir. Vücut ısısının aşın yükselmesi( 38°C üstü) veya aşırı düşmesi(35°C altı) söz konusudur.
Anafilaktik Şok : Zararsız bir madde (çiçek tozu gibi) vücut tarafından tehlikeli gibi algılanılarak aşırı tepki verir.
Şokta İlkyardım:
Bilincinin açık kalması sağlanmalıdır.
Hasta/yaralı sırt üstü yatınlır.Kusma varsa başı yana çevrilebilir.
Şoka ait bulgular kontrol edilir.
Ayaklar, altına destek konularak yükseltilir ye hasta/yaralının üzeri örtülür.(Şok pozisyonu)
Ağızdan yiyecek veya içecek verilmez.
112 aranır ve ambulans ekipleri gelene kadar sık aralıkla solunum ve nabız kontrol edilir
YARALANMALAR
Yaralanma
Bir travma sonucu deri ve deri altı dokularının bütünlüğünün bozulmasıdır. Deri koruma görevini kaybettiğinden vücut enfeksiyonlara karşı korunmasız hale gelir.
Yara Çeşitleri:
Kesik Yaralar : Kesici aletlerle meydana gelen ağrılı ve kanama olan yaralardır.Sinir zarar görmüşse ağrı olmayabilir.
Ezik Yaralar : Kesikli yaralara göre kanama daha azdır ve deri bütünlüğü tamamen bozulmamıştır. Sopa, yumruk veya herhangi bir cismin şiddetinden oluşabileceği gibi, çarpma veya çarpışma yaşanan trafik kazaları sonucu da görülür.Enfeksiyonlar oldukça açıktır.
Delinme Sonucu Oluşan Yaralar : Şiş, çivi, iğne gibi cisimlerle oluşur.Delici madde yarayı kapattığı için genellikle Kanama görülmez.Fakat atardamar veya iç organlar delinirse ciddi kanamalar oluşabilir.
Parçalı Yaralar : Çekme veya takılma sonucu oluşurlar. Deri ve yumuşak dokunun bir kısmı yada tamamı ayrılır, ciddi derecede kanama oluşur.
Enfekte Yaralar : Isırma veya sokmayla meydana gelen yaralarda, çok kirli yaralarda, gecikmiş yaralarda (üzerinden 6 saat geçmiş), yanıklarda enfeksiyonun gelişmesiyle meydana gelir.
YANIKLAR
Genel olarak yaralanmalarda ilk yardım nasıl olmalıdır ?
Yara basit bir yaraysa; yara içerisindeki toz, toprak ve yabancı cisimler bol su ile yıkanarak uzaklaştırılır.
Yarada kanama varsa; basınç bölgelerine basınç uygulayarak, kalp seviyesinden yukarda tutarak, sıkıştırıcı bandaj yardımıyla kanama durdurulmalıdır.
Yara üzeri temiz bir bezle örtülür.
Yara ciddi ise 112 aranmalı ve tıbbi yardım alınmalıdır.
Yaraya batan bir cisim varsa ilk yardım nasıl olmalıdır ?
Yaraya batan cisim KESİNLİKLE çıkartılmaz.
Eğer kanama varsa cismin etrafından basınç uygulanarak kanama durdurulmalı ve cismin oynamaması için sabitlenmelidir.
Batan cisim kol veya bacaktaysa kalp seviyesinden yukarıda tutulmalıdı
112 aranmalı ve tetanos aşısı için yönlendirilmelidir.
YANIKLARDA İLK YARDIM
Isı (ateş, kaynar su), elektrik, ışın (güneş ışınları), sürtünme, donma ve asit gibi sebeplerle ortaya çıkan doku harabiyetidir. Yanma sonucunda sıvı kaybı ve enfeksiyon görülür.Eğer yanıklar büyük çaplıysa solunum ve dolaşım güçlüğü de görülebilir.
Yanık Dereceleri
1.Derece Yanıklar : Derinin sadece üst tabakası yanmış; deri bütünlüğü bozulmamıştır. Ağrı, şişlik, kızarıklık görülür; iz bırakmaz ve bir hafta içinde iyileşirler.
2.Derece Yanıklar : Derinin üst ve orta tabakası yanmış; deri bütünlüğü bo-zulmuştur.Deride kızarıklık ve içi sıvı dolu kabarcıklar(bül) oluşmuştur. Bu kabarcıklar kesinlikle patlatılmamalıdır.2.Derece yanıklar iz oluşturabilir; 2-4 hafta içinde iyileşme görülür.
3.Derece Yanıklar : Derinin bütün tabakaları etkilenmiştir.İyileşme uzun zaman alır ve iz bırakırlar.
Yanıklarda İlk Yardım
Yanan kişi yangının olduğu ortamdan uzaklaştırılır.
Yanan kişinin koşması engellenmelidir.
Alevlerin hava ile temasını kesmek için yanan bölge üzerine naylon olmayan kaim bir örtü kapatılır ve yaralının yuvarlanması sağlanır. Böylece yangın söndürülmüş olur.
Yaralının bilinç ve ABC kontrolü yapılır. 112 aranır.
Yanık bölge bol su ile yıkanır.Küçük veya yüzeyel yanıklar dışındaki yanıklarda asla buz kullamlmaz.Uzun süreli soğutma işlemi ve buz uygulaması kişide ısının aşırı düşmesine sebep olabilir.
Kesinlikle tentürdiyot, yoğurt, yanık merhemi vs. sürülmemelidir.
Yanan bölgedeki yüzük, bilezik, saat vb eşyalar çıkarılır.
Yanan kıyafetler çıkarılır; yapışan bölgeler kaldırılmaz makasla kesilir.
Yanık bölge temiz bir bez ile kapatılmalıdır.Böylece yaranın hava ile teması kesilerek hem ağrı azaltılmış olur hem de bölge enfeksiyonlardan korunmuş olur.
Yanık geniş ve hastanın bilinci yerinde ise (geniş yanıklarda dolaşım sıkıntısı olacağı için) yaralıya 1 İt su-1 çay kaşığı karbonat
1 çay kaşığı tuz karışı verilerek sıvı kaybı önlenmiş olur.
Yanık kimyasal maddelerle oluşmuşsa (asit vs) temizlik önce kuru şekilde yapılır; kimyasal madde ortamdan uzaklaştırılır; kimyasal madde bulaşan giysiler çıkarılır.
Daha sonra bölge su ile yıkanır. Eğer kimyasal madde göz ile temas etmişse 112 gelene kadar bol su ile yıkanır
KIRIK, ÇIKIK VE BURKULMALAR
Kırık
Kemik dokusunun bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırıklar hayati organlara ve atardamarlara zarar vererek hayati tehlike oluşturabilir.Ayrıca kırılan kemik uçları veya parçaları sinir kesişine dolayısıyla felçlere sebep olabilir.
Kapalı Kırık
Deri bütünlüğünün korunduğu kırılan kemiğin görülmediği kırık çeşididir.
Açık Kırık
Deri bütünlüğü bozulmuştur; kırılan kemik uçları dışarı çıkmıştır ve kanama görülebilir.Deri bütünlüğü bozulduğu için enfeksiyon riski taşırlar.
Kırık Belirtileri :Açık yarada kemik uçlarının dışarı çıkması, Hareket kaybı, Şişme, Morarma, Kanama, Şekil bozukluğu, Hareketle artan ağrı ve hassasiyet
Kırıklarda Genel İlk Yardım :
Gereksiz hareketlerle kan damarları, sinir, hayati organlar vb. yapılara zarar vermemek için yaralı hareket ettirilmemelidir.
Kırık; açık kırık ise kanama durdurulmalıdır.
Kırık KESİNLİKLE yerine yerleştirilmeye çalışılmamalıdır.
Kırık şüphesi olan bölgeden yüzük, saat gibi araçlar çıkartılmalıdır.
Kırık şüphesi olan bölge tespit edilmelidir.(Kırık tespiti; kırık bölgenin sopa, karton, kalem gibi sert cisimlerle kırığın hareketsiz hale Hareketsiz hale getirmek için kullanılan bu malzemeler atel olarak adlandırılır.Ortamda atel yapılabilecek bir malzeme yoksa sağlam olan taraf kırık tarafın ateli olarak kullanılabilir.)
Kırık kolda ise askıya alınmalıdır.
Tespit ve sargı yapılırken parmaklar açıkta bırakılarak bölgenin renk, hareket, nabız, ısı kontrolü yapılmasında kolaylık sağlanır.
112 aranıp tıbbi yardım istenmelidir.
ÇIKIK
Eklemi oluşturan kemiklerin birbirinden KALICI olarak ayrılmasıdır.
Çıkık Belirtileri
Ağrı, Şişlik, Kızarıklık, Hareket kaybı, Ayrılan kemiğin olduğu bölgede çukurlaşma
Çıkıkta Genel İlk Yardım :
Çıkık asla yerine oturtulmaya çalışılmamalıdır.
Çıkık olduğu gibi tespit edilmeli ve soğuk uygulanmalıdır.
112 aranıp tıbbi yardım istenir.
Ambulans ekipleri gelinceye kadar bölgede ısı, nabız, renk kontrolü yapılır.
BURKULMA
Eklemi oluşturan kemiklerin birbirinden ANLIK olarak ayrılmasıdır.
Burkulma Belirtileri: Ağrı, Şişlik, Kızarıklık, Hareket Kaybı
Burkulmada Genel İlk Yardım :
Soğuk uygulama yapılıp(en fazla 15-20dk süreyle); bölge yukarı kaldırılır ve hareket ettirilmez.
Bölge sıkıştırıcı bandajla tespit edilir.
112 aranarak tıbbi yardım istenir.
Bilinç Bozukluklarında İlk Yardım
Bilincin kısmen (bilinç bozukluğu) ya da tamamen (bilinç kaybı) kaybolması halidir.
Bayılma : Beyine yeterli oksijen gitmemesi durumunda meydana gelen geçici bilinç kaybıdır.Kişi sözlü uyarana yanıt veremez; ancak ağrılı uyarana yanıt verebilir.
Bayılma Belirtileri: Baş dönmesi, Ciltte Solukluk, Terleme, Bilinç Kaybı, Zayıf Nabız
Bayılma Sebepleri: Korku, Heyecan, Üzüntü, Sıcak ve havasız ortam, Yorgunluk, Uzun süre ayakta kalmak, Kan kaybı, Stres, Yüksek ateş
Bayılmada İlk Yardım :
Sırt üstü yatırılır ve kanın kalbe geri dönüşünü kolayaştırmak için ayaklar yükseltilir.
Giysiler gevşetilir ve ortam havalandmlır.
Kusma varsa yan yatırılarak hava yolu açıklığı sağlanır.
5 dk geçtiği halde kendine gelmezse koma
ya geçiş düşünülmeli ve hemen koma pozisyonu verilerek 112 aranmalıdır.
Tokat atılmaz.
Koma
Uzun süreli bilinç kaybıdır.Kişi sözlü ve ağnlı uyaranların hiç birine yanıt vermez.
Koma Belirtileri: Yutkunma, öksürük gibi reflekslerin kaybolması, Hiçbir uyarıya tepki vermeme, İdrar kaçırma
Koma Sebepleri: Şiddetli kafa travmaları, Zehirlenmeler, Şeker Hastalığı, Sara krizi-Epilepsi, Havale
Komada ilk Yardım :
Bilinç kontrolü yapılır.Bilinç yoksa 112 aranır.
Koma pozisyonu verilir.
Ambulans ekipleri gelinceye kadar sık aralıklarla solunum ve dolaşımı kontrol edilir.
KOMA POZİSYONU ( YAN YATIŞ POZİSYONU ) :
Bilinç kontrolü ve ABC kontrolü yapılır.
Hasta / yaralının döndürüleceği tarafa diz çökülür.
Diğer tarafta kalan kol ilk yardımcıya yakın tarafta olan omzun üzerine ; ilk yardımcıya yakın kol ise omuzdan yukarı uzatılır.
Karşı taraf omuz ve kalçadan kavranarak bir hamlede çevrilir.
Üstteki kalça ve dizler bükülü; alttaki bacak ise düz pozisyonda tutularak hastanın stabilizasyonu sağlanır.
Tıbbi yardım gecikirse hasta/yaralı sürekli aynı tarafa yatırılmamalı; 30 dk dan sonra diğer tarafa çevrilmelidir.
Tıbbi yardım gelene kadar sık aralıklarla solunumu ve dolaşımı kontrol edilir.
Epilepsi ( Sara Krizi)
Kronik, beyin zedelenmesi sonucu ortaya çıkan; bilinç kaybı olan bir hastalıktır.Hasta öncelikle bağırır.Daha sonra yere yığılıp kontrolsüz kasılmalar yaşar; bilincini kaybeder.Nefesi kesilebilir; ağzı köpürebilir; idrar kaçırabilir.Kontrolsüz kasılmalar ve kendini kaybetme sebebiyle bir yere çarpabilir.Hastanm çenesi kilitlenmiştir. ^
Epilepsi krizinde hastaya müdahale edilmez; çenesi açılmaya çalışılmaz, tutulmaz veya bir yere bağlanmaz.
Kriz esnasından hastanın çarpıp kendini yaralamasına neden olacak eşyalar ortadan kaldırılır.
Hastanın başını korumak için altına yastık konulabilir.
Düşme sonucu yaralanma varsa gerekli ilk yardım uygulanır.
Hastanın bilinci kapalı olduğundan ağızdan sıvı verilmeye çalışılmaz; herhangi birşey koklatılmaz.
Kişide epilepsi olduğu biliniyorsa krizin geçmesi beklenir.Fakat kriz yineliyorsa veya hasta hamileyse tıbbi yardım istenmelidir.
Kan Şekeri Düşüklüğü ( Hipoglisemi) : Kan şekeri düzeyinin normal değerlerin (80-120 mg/dl) altına düşmesidir.Kan şekeri düştüğünde vücut, enerjisini sağlayamaz.Kan şekerinin yükselmesi hastada hayati bir tehlike oluşturmazken; kan şekerinin düşmesi beyinde ve diğer hayati organlarda kalıcı hasarlara sebep olabilir.
Kan Şekeri Düşüklüğünün Sebepleri: Şeker hastalığı, Aşırı egzersiz, Uzun süreli açlık, Depresyon, Düzensiz beslenme
Kan Şekeri Aniden Düştüğünde Gözlenen Belirtiler : Sinirlilik, Terleme, Titreme, Solgunluk, Baş dönmesi, Bulanık görme, Baş ağrısı, Acıkma Kan Şekeri Yavaşça
Düştüğünde Gözlenen Belirtiler : Baş ağrısı, Konuşma güçlüğü, Unutkanlık, Kontrolünü kaybetme, Bilinç bozukluğu ve Bilinç kaybı
Kan Şekeri Düşmesinde İlk Yardım
Hastaya bilinç kontrolü ve ABC kontrolü yapılır.
Hastanın bilinci yerindeyse ağızdan kolay sindirilebilen şekerli çözeltiler (meyve suyu veya şekerli su gibi) veya direkt şeker verilir.
Hasta 15-20 dk içinde kendine gelmiyorsa ve bilinci yoksa koma pozisyonu verilip tıbbı yardım istenir.
Göğüste Kuvvetli Ağrı
Kalp Spazmı: Aşırı egzersiz, üzüntü, fazla yemek sonrasında meydana gelir. Göğüs bölgesinin ortasında ağrı ve nefes darlığı görülür. (Ağrı 5-10 dakika sürer.)Kalp spazmında ağn göğüsten başlar ve kollara, boyna, sırta yayılır.Nefes alıp verme ile ağn azalmaz.Kısa sürelidir ve dinlenme ile geçer.Diğer belirtiler;terleme,bayılma hissi, solunum zorluğu, huzursuzluk)
Kalp Krizi: Ağn dinlenme halindeyken ortaya çıkar ve göğüs yada mide bölgesinde görülür. Ağrı göğüsten başlar omuzlara, boyna ve sol kola yayılır. Göğüste baskı ve ağrı hissedilir.Nefes alıp verme ile ağrı azalmaz ve ağrı kalp spazmından daha uzun sürer.(15-20 dakika) Terleme, kusma ve mide bulantısı görülür.
Not: Şiddetli göğüs ağrısının kalbe bağlı nedenleri arasında kalp spazmı ve kalp krizi dışında; kalp zarının iltihabı ve kalp kapakçıklarının bozukluğu da görülür.
Göğüs Ağrısının Diğer Nedenleri:
-Damarlara Bağlı Nedenler (pıhtı, aort bütünlüğünün bozulması)
-Göğüs ve Akciğere bağlı Nedenler (efeksiyöz hastalıklar,kaburga kırıkları, kırıkların akciğer bütünlüğünü bozması, omuzda,kol ve göğüs bölgesinde gelişen sorunlar-meme kanseri,zona)
-Sindirim Sistemine Bağlı Nedenler (Reflü,Ülser; safra kese-si,bağırsak ve pankreas hastalıkları)
Göğüs Ağrısında İlk Yardım :
Hastaya ABC kontrolü yapılır.
Hasta yarı oturur pozisyona getirilerek dinlenmeye alınır. Giysiler, kravat gevşetilemelidir.
Hastanın kullanmakta olduğu ilaç varsa verilir.
Tıbbi yardım istenir ve ambulans ekipleri gelinceye kadar yaşam bulguları sık sık kontrol edilir.
YARALI TAŞIMA ŞEKİLLERİ
Hasta/yaralı olağanüstü bir tehlike olmadıkça hareket ettirilmemelidir. Ancak aşağıda maddelediğimiz koşullar varsa taşınmalıdır:
Yangın, patlama, çökme gibi hastanın yaşamını direkt tehilikeye sokan durumlar
Hasta/yaralının temel yaşam desteğine ihtiyacı var ve ortam buna elverişli değilse (engebeli arazi vs.)
Hasta/yaralıya ulaşabilmek için ona engel olan kişi varsa taşıma yapılır.
Hasta/Yaralı Taşınmasında Genel Kurallar :
İlk yardımcı önce kendi güvenliğini sağlamalı; hayatını riske atmamalıdır.
Taşıma işlemi hasta/yaralıya yakın mesafeden yapılmalıdır.
ilk yardımcı en uzun ve en kuvvetli kasların bulunduğu bacak kaslarını kullanmalıdır.(Diz ve kalça bükülü; sırt düz tutulmalıdır.)
İlk yardımcın hasta/yaralıyı kaldırma tekniği:
Hasta/yaralıya iyice yaklaşılmalıdır.
Ayaklar omuz hizasında açılır ve bir ayak önde olmalıdır.
Diz ve kalça bükülü; sırt düz tutulmalıdır.
Yaralıyı kaldırırken ağırlık her iki bacağa birden verilmelidir.
Yaralının baş-boyun-gövde ekseni korunarak en az 6 destek noktasından kavranmalıdır.
Taşıma işlemi birden fazla kişi ile yapılıyorsa 3’e kadar sayılıp koordineli kaldırmak gerekir.
Ani yön değişmelerinden kaçınılmalı ve yaralı asla geri taşınmamalıdır.
HASTA – YARALI SÜRÜKLEME YÖNTEMLERİ
Omurga yaralanması şüphesi olan hasta/yaralılarda uygulanır. Sürükleme yöntemleri ise şunlardır:
Koltuk Altından Tutarak Sürükleme : Hasta/yaralı sırtüstü yatarken ilk yardımcı yaralının baş ucunda durarak koltuk altlarından kavrayıp sürükler. Bu esnada hasta/yaralının baş ve boynu ilk yardımcının kollan ile desteklenmelidir.
Ayak Bileklerinden Tutarak Sürükleme : Yaralının baş ve boynunu . yaralama riski yoksa uygulanabilir.
Battaniye ile Sürükleme : Hasta/yaralı battaniye üzerine alınır.İlk yardımcı yaralının baş tarafına geçer; battaniye uçlarından tutarak geriye doğru taşımayı gerçekleştirir.
İtfaiyeci Sürünme Yöntemi: Hasta/yaralının bulunduğu ortam çok dar ve tünel gibiyse; bilinç kaybı varsa bu yöntem uygulanabilir. Yaralı sırt üstü yatar; el bileklerinden kalın bir malzeme(el bileklerini kesecek ince ip, tel kullanılmamalı) ile bağlanır. İlk yardımcı yaralının ellerini boynuna geçirir;yaralıyı bacakları arasına alarak elleri ve dizleri üzerinde ilerleyerek sürükler.
KISA MESAFEDE SÜRATLİ TAŞIMA YÖNTEMLERİ
Kucakta Taşıma : Yaralı bir elle dizlerin altından diğer elle gövdenin altından kavranarak ve ağırlık dizlere verilerek kaldırılır.
İlk Yardırmanın Omzundan Destek Alma : Yaralı kısmen yürüye-biliyorsa; bir elini ilk yardımcının omzuna atarak ağırlığını ona verir, ilk yardımcı da eliyle yaralının belinden destekleyebilir.Bir veya iki ilk yardımcı ile uygulanabilir.
Sırtta Taşıma : İlk yardımcı yaralıya sırı dönük şekilde çömelir ve bacaklarını kavrar. Yaralı da elleribi ilk yardımcının göğsünde birleştirir.
İtfaiyeci Yöntemi İle Omuzda Taşıma : Bir ilk yardımcı tarafından uygulanır. Yaralı önce oturur pozisyona getirilir.Daha sonra ilk yardımcı yaralı ters “V” gibi duracak şekilde yaralıyı omuzlarına alır. Yaralının bir kol ve bir bacağı ilk yardımcının arkasında; diğer kol ve bacağı ilk yardımcının önünde desteklenerek pozisyonlanır.
Altın Beşik Yöntemi (Tezkereci Yöntemi): İki ilk yardımcı tarafından uygulanır.
İki el ile : İki ilk yardımcı hasta/yaralmın iki yanında pozisyonlanırlar. Yaralının ayak ucuna yakındaki kollarını yaralının bacakları altında; diğer kollarını ise yaralının koltuk altlarından geçirerek sırtında birleştirirler. Yaralı ilk yardımcıların omuzlarından destek alır.
Dört el ile : İki ilk yardımcı önce kendi bileğini boşta kalan eli ile diğer ilk yardımcının bileğini kavrar.Yaralıy ı elleri üzerine oturtup taşımayı gerçekleştirirler.(Yaralı ilk yardımcıların omuzların destek almalıdır.)
Kollar ve Bacaklardan Tutarak Taşıma : İki ilk yardımcı ile uygulanır. Bir ilk yardımcı yaralının koltuk altlarından kavrarken; diğer ilk yardımcı yaralının bacaklarını yaralıya sırı dönük şekilde kavrar ve taşımayı gerçekleştirirler.
SEDYE İLE TAŞIMA YÖNTEMLERİ
Sedye ile taşımada şu hususlara dikkat edilmelidir: Yaralının düşmesini önlemek amacıyla yaralıyı sedyeye bağlanmalıdır. Sedye daima yatay tutulmalı ve yaralı gideceği yönü görecek şekilde taşınmalıdır.Güçlü olan ilk yardımcı yaralının baş kısmında olmalıdır. Olay yerinde sedye bulunamazsa battaniye, muşamba vs. gibi malzemeler de sedye gibi kullanılabilir.Kaburga ve kol kırıkları ve merdiven iniş çıkışlarında hasta sedye yerine sandalye üzerinde taşınabilir.Bu durumda baş hep yukarıda olmalıdır.